Popülasyon artışında korkunç ivme: 1 çift köpek bakın 3 yılda kaç köpek demek!
-
Haber7 – ÖZEL
Başıboş köpek terörüne karşı TBMM harekete geçerken bazı gruplar organize olmuşçasına yapılacak kanuna karşı çıkıyor.
İletişim Başkanlığı’nın yaptığı ankete göre vatandaşların yüzde 83,6’sı başıboş köpek sorununun çözümünü isterken yüzde 80,4’ü “Barınaklara yerleştirilmeli, sahiplenilmeyen ve hasta olanlar uyutulmalı” talebinde bulunuyor. Azınlıkta kalan gruplar ise kısırlaştırmayı savunuyor.
Peki kısırlaştırma ile başıboş köpek sorunun çözümü mümkün mü?
UZMAN İSİM AÇIKLADI: KISIRLAŞTIRMA İMKANSIZ!
Başıboş köpek sorunu ile ilgili Haber7’ye değerlendirmelerde bulunan Erzurum Atatürk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nilüfer Sabuncuoğlu, kısırlaştırmanın imkansız olduğunu dile getirdi.
Kısırlaştırmanın imkansız olduğunu dile getiren Prof. Dr. Nilüfer Sabuncuoğlu, “Kısırlaştırma oyalamadır, 20 yıldır oyalanıyoruz.” diye konuştu.
Dünyada Hindistan dışında hiçbir ülkenin ‘kısırlaştır-yerinde yaşat’ metodunu uygulamadığını söyleyen Prof. Sabuncuoğlu, “Şili’deki büyük depremde evden kaçıp bir bölgede üreyen 3 bin başıboş köpek, Rusya Buryati Cumhuriyeti’ndeki 2 bin başıboş köpek, 2013’te Romanya’nın Bükreş şehrindeki 65 bin başıboş köpek kısırlaştırılmadı. Bu ülkeler ‘sahiplendir-uyut’ modeli ile sıfır başıboş köpek politikası güttü.” diye konuştu.
TÜRKİYE O TRENİ KAÇIRDI
Kısırlaştırma ile popülasyon kontrolünün imkansız olduğunu kaydeden Sabuncuoğlu, “Türkiye’de kısırlaştırma treni 2006-2007 yıllarında kaçmıştı. Sonrasında hızla büyüyen ve şu an 4-10 milyon arası olduğu tahmin edilen bir popülasyonu kısırlaştırma ile kontrol etmek imkansız.” dedi.
BU UYGULAMANIN YAPILDIĞI HİNDİSTAN’DA 20-30 BİN KUDUZ ÖLÜMÜ VAR
Kısırlaştırma-yerinde yaşat uygulamasının sadece Hindistan’da uygulandığını ve orada da on binlerce kuduz vakasının yaşandığını belirten Sabuncuoğlu, “’Kısırlaştır-yerinde yaşat’ metodu, sadece Hindistan gibi kendini kandıran ve yılda 20-30 bin kuduz ölümünün yaşandığı bir ülkede yürürlükte. Kısırlaştırıp sokağa bıraktığınız hayvan, aynı şekilde ısırmaya, saldırmaya, hastalık taşımaya devam edecektir.” ifadesinde bulundu.
ONLARCA YIL KISIRLAŞTIRMA YAPILSA BİLE KABUS DEVAM EDER
Kısırlaştırma politikasının onlarca yıl alabileceğini kaydeden Prof. Sabuncuoğlu, “Dünyada böyle bir örnek yok, ancak en iyi niyetli tahminlerde bile, minimum 15-20 yıl boyunca kısırlaştırma yapılsa bile mevcut köpek sayısının artışıyla, yaşadığımız kâbus devam edecek demektir.” diye konuştu.
BİR ÇİFT KÖPEK, 3-5 YILDA 50-60 BİN KÖPEK DEMEK!
Köpeklerin yılda 2 kere doğurduğunu, her doğumda ortalama 6-8 yavru doğurduğunu belirten Sabuncuoğlu, popülasyon artışında korkunç bir ivme olduğunu gözler önüne serdi. Sabuncuoğlu, “Popülasyon ‘üstel’ büyüme gösteriyor. Bir doğumda çok sayıda hayvan doğabiliyor. Bir çift dişi ve erkek köpek, 3-5 sene içerisinde, 50-60 bin hayvan demek. Böyle devam ederse, 40-50 milyon başıboş köpek sokaklarımızda olacak.” ifadelerinde bulundu.
VETERİNER HEKİMLİĞİ İNSAN İÇİN VARDIR!
Halk sağlığı için atılan adıma tepki gösteren ve “Yasa çıksa da ötanazi yapmayacağız” diyen Türk Veteriner Hekimleri Birliği’nin (TVHB) yaklaşımını eleştiren Prof. Sabuncuoğlu, “Veteriner hekimliği insan ve halk sağlığı için vardır” ifadesinde bulundu.
“Veteriner hekimliği yemini halk sağlığını önceler” diyen Prof. Sabuncuoğlu, “Veteriner hekimlik mesleği ve yemini, veteriner bilimleri, diğer sağlıkla ilgili bilim dalları gibi, en önce insan ve halk sağlığı, hayvandan insana geçen hastalıkların (zoonoz) engellenmesi, gıda sağlığı ve güvenliği için vardır.” diye konuştu.
EVCİL HAYVANIN SOKAKTA OLAMAYACAĞINI EN ÇOK VETERİNER HEKİMLER BİLİR
TVHB yönetiminin açıklamasının bilim dışı ve mesleğin amacına aykırı olduğunu kaydeden Prof. Sabuncuoğlu, tepkisini şöyle dile getirdi:
“Evcil hayvanın sokakta yaşayamayacağını, evcil hayvanın yerinin on binlerce yıldır, sokak olmadığını, en çok biyologlar ve veteriner hekimler bilir. TVHB yönetiminin, ‘Sokakta yanındayım’ gibi bilim dışı bir söylemle gündeme gelmesi şaşırtıcıdır, mesleğin amacına, etik standartlarına aykırıdır. Halkın sağlığı ve güvenliği açısından, meslek üyeleri tarafından da kabul edilemeyen talihsiz bir açıklamadır.”
İNSAN HAYATINI İŞLEM ÜCRETİYLE KIYASLAMAK ETİK DIŞIDIR
TVHB yönetiminin maliyet açısından da gerçek dışı ifadelerde bulunduğunu söyleyen Sabuncuoğlu, kısırlaştırmanın daha maliyetli olduğunu söyledi. Ancak bu kıyaslamanın da etik dışı olduğunu vurgulayan Prof. Sabuncuoğlu, şöyle konuştu:
“Günde 1200 insanın ısırıldığı, parçalandığı, hatta hayatını kaybettiği bir şartta, işlem ücretlerini mevzu bahis etmek, kıyaslamak, etik dışı bir söylemdir.”
BU SÖYLEM, ‘İNSANLAR ÖLSÜN, RANT SÜRSÜN’ DEMEKTİR
“Kısırlaştır-sokağa geri bırak insanlar ölsün, rant sürsün demektir.” diyen Sabuncuoğlu, sözlerine şu ifadeleri ekledi:
“Devlet ve millet karar verdi. Türkiye, sıfır başıboş köpek politikası uygulayacak. Gelişmişliğin, uygarlığın gerekliliği budur. Kuduz ülkesi listesinden çıkmanın tek yolu budur.”